Gerçek Hayat Dergisinin 1118. sayısının editör yazısı
CHP diktatöryasının hüküm sürdüğü günlerdi. Bir grup Azerbaycan Türk’ü Sovyet zulmünden kaçıp, kardeş sandıkları Türkiye’ye sığınmışlardı. Pakraduni mason İnönü’nun talimatı kesindi ve bu Müslüman Türkler Ruslara teslim edilecekti. O günleri bir asker olarak bizatihi yaşayan Bekir Doğan, tarihe
Boraltan Köprüsü Katliamı olarak geçen hâdiseyi şöyle anlatıyor:
“Üsteğmenimiz çok kıymetli bir subaydı. O da ağlaya ağlaya onlarla konuşuyordu. Üsteğmen konuyla âlâkalı tekrar tekrar telgraf çekti. Komutanımız bu olaydan sonra silahını çekip intihar etti. Onların feryadı, figanı, çığlığı... 'Sizde insaf, merhamet yok mu? Sizde Allah korkusu yok mu? Müslüman Müslüman'a bunu yapar mı, siz Türk değil misiniz? Türk olduğumuz için size sığındık, gölgenize geldik, bizi nasıl teslim edersiniz?' dediler. Biz bunları köprüden teker teker isimleri okunarak teslim ettik. 'Keşke biz de gidip ölseydik' dedik. Rusların ellerine geçtikten sonra biz uzaktan bakıyoruz, öyle bir muamele ki hayvana yapılmayacak bir muamele. Haksız, insafsız, vicdansız bir muamele... Hepsini sıraya dizdiler, makineli tüfekle taradılar. Mısır sapı gibi hepsi yere yığıldı…”
Evet, bunlar CHP zamanında yaşandı. Bosna’nın işgal ve soykırımı başladığında ise Demirel, Aliya İzzetbegoviç’e “
Kimse size dokunamaz, gök kubbeyi başlarına yıkarız" demişti. Gök kubbeyi soykırımcıların başına yıkmak şöyle durdun, Malezya ve başka ülkelerin Boşnak Müslüman mücahitlere gönderdiği yardım gemilerine dönemin Türkiye’si el koyuyordu.
Bugünse Gazze ile imtihan ediliyoruz. Çeyrek asrı aşkın abluka, nihayetinde açlık ve susuz bırakılarak soykırım. Ölmek artık Gazzelilerin en çok arzuladığı şey.
Buna mukabil 8 milyarı aşkın “insan”, 2.5 milyarı aşkın “Müslüman”, bir avuç yahudinin esiri ve ona muhtaç durumda.
Yahudi izin vermezse Gazze’ye ekmek, su ve mama bile göndermekten aciz Afganistan, Arnavutluk, Azerbaycan, Bahreyn, Bangladeş, Benin, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bruney, Burkina Faso, Cezayir, Cibuti, Çad, Endonezya, Fas, Fildişi Sahili, Gabon, Gambiya, Gine, Gine Bissau, Guyana, Irak, Kamerun, Katar, Kazakistan, Kırgızistan, Komorlar, Kuveyt, Libya, Lübnan, Maldivler, Malezya, Mali, Mısır, Moritanya, Mozambik, Nijer, Nijerya, Özbekistan, Pakistan, Senegal, Sierra Leone, Somali, Sudan, Surinam, Suriye, Suudi Arabistan, Tacikistan, Togo, Tunus, Türkiye, Türkmenistan, Uganda, Umman, Ürdün, Yemen adlı 57 ülke.
Ebu Davud’da yer alan bir Hadis-i Şerif’te Rasülullah (a.s.v.) “
Öyle bir gün gelecek ki kâfirler, aç kurtların leşe saldırdıkları gibi size saldıracaklar” buyurunca;
Sahabe: “
Biz o gün sayıca az mı olacağız ya Rasülallah!”
“
Hayır! Aksine sayınız fazla olacak ama selin önündeki çer çöp gibi olacaksınız. Zira Allah (c.c.) heybetinizi (korkunuzu) düşmanlarınızın kalbinden çekip alacak ve sizin kalbinize vehn yerleştirecek.”
Sahabe:
Vehn nedir ya Rasülallah?”
“
Vehn, dünyayı (fazlaca) sevmek ve ölümü kötü görmektir.”
2.5 milyar “Müslüman”, 56-57 “lider” ve sözde bağımsız 195 devlet ve hiç biri güç olarak bir işgalci terör oluşumu israil etmiyor!
Amerika dâhil 195 ülkeyi geçtik. Bunlardan 56-57’sinin içinde de ‘israille baş edecek’ falan demiyoruz, Gazze’ye ekmek, su götürecek ülke ve lider kalmadı mı? Yoksa yoktu da biz var zannıyla kendimizi mi avutuyorduk?
Dün Boraltan Köprüsü, Srebrenitsa, Arakan, Doğu Türkistan ve şimdi Gazze…
Aralarında hikâyelerin farklılığı, zamanı ve derinliği dışında ne fark var?
Hadi bunları bir kenara bıraktık, işgal ve katliamları da başka bir bahse öteledik diyelim. Ya
Gazze’de her gün yüzlerce insanın açlıktan sokaklarda ölmesine ne diyeceğiz?
Hangi mazeret, hangi vehn duygusu bizi bu zilletten kurtarır?
Bunu yapınca ekonomimiz mi bozulur?
Daha ne kadar bozulacak, dünyanın en yüksek enflasyon ve faizinden daha kötüsü ne ki?
İktidarınızı mı kaybedersiniz?
Bu uğurda kaybedilen tüm iktidarlar baştacı değil midir?
İşgale mi uğrarız?
Gazze’de Hamas’la dahi mücadele edemeyen, hava bombardımanı üstünlüğünden başka hiçbir gücü olmayan, eli silahsız insanları katletme alçaklığından başka meziyeti bulunmayan israil mi bizi işgal edecek, yoksa Vietnam’la, Afganistan’la, Irak’la baş edemeyen Amerika mı tepemize binecek?
Tarihte bu milleti kim alt etmiş de israil alt edecekmiş?
Nihayetinde ortada herkesin gözünün önünde işlenen bir soykırım var. Ekmek, su, mama bulamayan bebeler, çocuklar ve insanlar…
Dahası
bugüne dek bize dua ederken artık bizi Allah’a havale eden Gazze var.
Artık hiç birine tek başına bir çağrımız yok.
‘Toplanın birlik olun ve bu meseleyi çözün’ falanı da çoktan geçtik.
Sadece diyoruz ki,
dünya beşten büyük, israilden küçüktür!
Müslümanlar bagajlı mı, aciz mi, korkak mı yoksa hiç miler?
İndi ilahide emirlerimiz yüzünden hepimiz ateşe dûçar olacağız!
Yahudi, hepimizi kendi cehennemine çekiyor!
İnsanlık için son saniyeler ve böyle giderse yahudiye gelecek gazap bizi de yakacak!
Vesselam!