Ku Klux Klan üyesi faşist Trump ile Evanjelist Mike Pence tarafından yönetilen ABD ile Türkiye arasında süren iktisadi savaşta esnaf ve sanayicimiz ne yazık ki önemli ölçüde Trump'ın yanında yer aldı.
Kurdaki dalgalanmanın üzerine devletin basiretsizce yaptığı petroldeki ÖTV artışı, piyasaların bütün dengesini bozdu.
Hemen her şey artık yüzde 50 ila yüzde 100 zamlı.
Fırsatçı ahlaksızlar, ilk zamlarında kuru bahane ediyorlardı. Petrolde bayram önünde yapılan artış, bu kez de zammın başka bir bahanesi yapıldı.
Son 8-10 gündür çok farklı şehir, köy ve kasabaya uğradım.
Kur, petrol zammı ve bayramı fırsata dönüştüren esnaf, füccar ve sanayici katmerli zamları ile milletin kanını emdi.
Nere elinizi uzatsanız ateş pahası!
0,5 litre su bile 1 liraya çıkmış.
Ankara civarlarında ilk kez girdiğim bir yolda, Maden suyu tesisinin önünde fabrika satış yeri var. Elemanlar şöyle diyor: “Bu fiyatlara, Pazartesi toptan bile alamazsınız!”
Bir ilçede 10 litrelik su bidonuna “14 lira” dedi esnaf.
“Bu nasıl fiyat” dediğimizde “amca uzayda mı yaşıyorsun, dolardan haberin yok mu” şeklinde ukalaca cevap verdi.
Başka bir yerde aynı ürün 8 liraydı…
Yollarda kabak çekirdeği 40 ila 50 lira…
Ayaş'a uğradım, Bünyamin Ayaşî hazretlerini ziyaret ettikten sonra pazarına indim. Ayaş domatesi diye satılan ürünlerin tamamı halden gelmiş, aynı firmanın etiketini taşıyordu. Manavlarında ve yol kenarlarında satanlarınki de aynı kasa ve etikete sahipti.
Lakin her satıcı ürünün Ayaş'a ait olduğunu, ya da kendisinin ürettiğini söylüyor. Oysa ürünün etiketinde Antalya yazmakta!
Kekik ve nane kurusu satan köylü, dolar ve kuru ve benzin zammını bahane ediyor.
Gittiğim, uğradığım, fiyat sorduğum hemen her ürün zamlanmış.
Daha doğrusu vurgun, soygun ve zammına bahane üretiyor.
En ufak bir şey sorsanız, konu mutlaka kur ve petrole geliyor.
Basit bir soru sorsanız, sanki karşınızda konuşan dünyanın en mühim iktisatçısı gibi ahkâm kesiyor.
Ahlâk yerlerde sürünüyor.
Yalanın her nev'i meşru görülüyor.
Gördüklerimden utandım, memleketim ve milletim adına utandım.
Hatta “iğrendim” desem yeri var.
Müslüman topluma yakışmayacak hal hepimiz açısından utanç verici.
Dahası cimrilik hat safhada…
Aylar öncesinde bana tam 800 km uzakta bir köyde asırlık buğdayın olduğu haberi geldi.
Haber doğruydu ve bayram sürecinde uğrayacağıma söz verdim.
Gittim de…
75 yaşında cimri mi cimri bir teyze ile karşılaştım.
Bu kadar yol gelmişim, elindeki 100 kg buğdaydan parasıyla bile satmıyor.
“Biraz verir misin, çoğaltalım” dedik, bir avucu zoraki verdi.
Üstelik niyetimizi biliyor, haber veren yeğeni bir profesör…
O kadar yol gelmişiz, bir su bile ikram etmedi.
Bu yardımsever, müşfik, kanaatkâr, sehâvet ehli topluma ne oldu acaba?
Gerçekten imar edilmiş şehirler, yollar gördüm. Hemen her tarihi eser restore ediliyor.
Harâbeleşen mâbetleri, hanları, hamamları ve köprüleri ihya ederken, insanların harâb oluşu üzerinde galiba düşünmemişiz.
Mustafa Koç hocadan, “Arap Hoca", "Arap Hafız", “Kara İmam”, "Filibeli İmam" olarak da tanınan, 40 yıl Fatih Camii'nin baş imamlığını da yapmış olan Rasim Özbilgin rahmetli hoca efendinin hayatını dinledim.
Mehmet Akif'i de hafız yapan hoca efendi…
Bir yanda çok değil 80 yıl önce vefat etmiş olan Filibeli Rasim Hoca gibi ecdat… Diğer yanda da biz ve ahvalimiz…
Bize ne oldu da bu hale geldik?
Bize ne oldu da kâfire destek atıyor, kâfirin çelmesini ranta çeviriyor, memleketin kuyusunu kazıyor, fakir-garip, gurebânın rızkına göz dikiyoruz?
Sorarım size, neyimiz eksik?
Aç mıyız, açıkta mıyız?
Madem haydutluk edip, fiyatları uçuracaktınız, niye bayramın geçmesini beklemediniz?
Bayramı vurgun mevsimine çevirmek için mi?
Bir toplum hakkında bir kanaate varmak istiyorsanız, çarşı-pazarını dolaşmanız yeterli.
Orası size ahlak, inanç ve medeniyetleri hakkında fikir verir.
Bizim çarşı-pazarları dolaştığınızda ise sadece utanırsınız! Utanmak ne kelime! ‘Keşke yer yarılsa da içine girsem bu hali görmeseydim' dersiniz!
Zira altındakiler üstündekilerden daha hayırlı.
Yazdıklarımızın pek kimseye kâr etmeyeceğini biliyoruz. Ama olsun bize ikaz etmek düşer.
Bu nedenle de, onlarca kez köşemizde yer verdiğimiz bir Hadis-i Şerif ile tamamlayalım.
Okuyup da, belki Allah-ü Teâlâ hazretleri ve Peygamber (s.a.v.) Efendimizden hâyâ edenler olur. Belki ahiretini düşünüp de ibret alan çıkar.
Ebu Hüreyre (r.a.) anlatıyor: "Resülullah (s.a.v.) çarşıda bir yiyecek yığınına rastlayınca, elini yığına daldırıp çıkardı. Parmaklarına rutubet bulaştı.
Satıcıya: "Nedir bu" diye çıkıştı.
Adam: "Ey Allah'ın Resulü, yağmur ıslattı, deyince: "Bu yaşlığı üste getirip, herkesin görmesini sağlasaydın ya? Kim bizi aldatırsa o bizden değildir" buyurdu. (Müslim, İman 164/102; Tirmizî, Büyû 74/1315; Ebu Dâvud, Büyû 52/3452; İbn-i Mâce, Ticarât 36/2224)
Pek çok Hadis-i Şerif'te de "Bizi aldatan bizden değildir" buyuran Allah Rasulü'nün tehdidi karşısında Trumpçı Türkiye esnafı, füccarı ve sanayicisine ne demek gerekir?
Ayrıca hükümet, petrole ÖTV zammı yapacak başka bir zaman bulamadı mı?
Acelesi neydi?
Niye bayram önü füccârın bahanesini artırdınız?
Milletin dolardan vazgeçmesini isteyen Ankara, kendi alacakları ve bazı faturalarını neden hâlâ dolarla yapıyor. Çok misal veririz de, TÜRKSAT yetmez mi?
En Çok Okunan İçerikler
08 Kasım 2023
09 Aralık 2023
08 Kasım 2023
09 Kasım 2023
05 Kasım 2023
17 Mayıs 2023
15 Temmuz 2023
01 Haziran 2023
17 Mayıs 2023
15 Mayıs 2023