Gerçek Hayat Dergisinin 1 Temmuz 2021, 1069. sayı editör yazısı
Kurtuluş Savaşı kazanıldı ama Misak-ı Millî sınırları içindeki Batı Trakya, On İki Ada, Batum, Halep vilayeti, Musul vilayeti, Deyr-i Zor Sancağı ve Kıbrıs’ı da kapsayan toprakların büyük bir kısmı masada bırakıldı.
İtalyanlar ‘12 Adalar’ı bize teslim etmek isteyince dönemin Ankara’sı adalara gönderecek asker olmadığı gerekçesiyle tenezzül edip 12 adayı Yunan’a bıraktı. Bugün bir yandan onların derdiyle uğraşıyoruz, diğer taraftan da Rusya’nın Türk dünyası ile aramıza yerleştirdiği Ermenistan bariyerini aşmaya…
1828’de Rusya ve İran arasında imzalanan Türkmençay Anlaşması sonrasında Türk toprağı olan Zengezur bölgesine Ermeni göçleri başlatılır. Amaç, Osmanlı ile Türkistan arasındaki bağı koparmak…
Ermeniler, Osmanlı’ya yaptıklarının bir benzerini 1905-1906’da Zengezur’da yapar. Bölgeyi ele geçirmek için Zengezur'daki Müslüman köylerini ateşe verir, binlerce Müslüman Türkü soykırıma tâbi tutar.
Çarlık Rusya’sının yıkılması sonrasında Gürcistan, Azerbaycan ve Ermenistan olmak üzere üç yeni devlet doğar. Ermenistan ile Azerbaycan anlaşma imzalar. Buna rağmen Ermeni tarafı, Karabağ ve Zengezur’u ele geçirmek için işgal ve soykırım girişimleri yürütür. Rusların yanı sıra güya Osmanlı’nın müttefiki olan Almanlar da Ermenileri destekler.
Nuri Paşa'nın komutanlığındaki ‘Kafkas İslam Ordusu’ bölgeyi ele geçirir. 1919’da devreye bu kez de İngilizler girer ve Zengezur’u Ermenilere hediye etmeye kalkışır. Düşman farklı ama hedef aynıdır: Anadolu ile Türkistan’ın irtibatını kesmek…
Azerbaycan yönetimi ne Nahcivan’dan, ne Karabağ’dan, ne de Zengezur’dan hiçbir zaman vazgeçmeyeceğini ilan eder etmesine ama bölgedeki oyunlar bitmek bilmez. 25 Ocak 1920’de bölge Ermenilerin eline geçer. Azerbaycan toprakları bu kez de Bolşevik işgaline uğrar. SSCB, 20 Temmuz 1921’de Zengezur’u bölerek Ermenistan’a dâhil eder. Bu sayede Azerbaycan’ın Nahcivan’la, Türkiye’nin ise Azerbaycan ve Türk dünyası ile bağı tümüyle kesilir. Yetmez Bölgedeki 200’den fazla Müslüman köyü yerlebir edilir.
Lenin’den sonra iktidara gelen ve Stalin de bölgeyi Ermenilere peşkeş çekmeyi sürdürür. Türk yurdu Erivan’dan Zengezur’a dek uzanan tüm bölgede soykırım aralıksız devam eder. Amaç, buraları ‘kalıcı’ Ermeni toprağı yapmaktır. SSCB’nin dağılmasından sonra ise sadece Zengezur Ermenilerde kalmaz, Karabağ da işgal edilir.
Son Karabağ zaferine rağmen Rusya yeniden devreye girip, bir asır evvel koparılan bağın oluşmasını yeniden engellemeye çalışıyor.
Eski bir mason olan ve masonlarla ilgili ifşaatlar yapmasıyla tanınan Hürol Taşdelen, ‘Hür Masonlar; ABD, Rus ve Ermeni işbirliği içinde ve Karabağ’ başlıklı yazısında ABD, Rusya, Ermenistan, Gürcistan, Azerbaycan, Türkiye ve İran’da konuşlu masonların bölgedeki Türk hâkimiyet ve etkinliğini engellemek için nasıl çalıştıklarını anlatıyor.
Taşdelen diyor ki: “Şu anda Ermenistan masonları ile omuz omuza mason tarikatı örgütlenmesi için çalışan ne kadar Ermenistan dostu Türk düşmanı varsa, Hür ve Kabul Edilmiş Mason Büyük Locası (HKEMBL) ve Yüksek Şûra yöneticileri ile kimi masonlar kardeşçe localarda kucaklaşıp, işbirlikleri yapıyorlar. Bunlar arasında başı çekenler Türk vatandaşları Sebataycı ve Ermeni asıllı masonlar.
Bütün bunlar rastlantı mı?
HKEMBL ve Türkiye Şûrası localarda, atölyelerde, Osmanlı dönemindeki gibi, şimdi de Türkiye Cumhuriyeti ve Türk düşmanlığı işbirlikleri içinde gözüküyor...”
Biz Türkler gerçekten sahada bir başkayız ama masada saflığımız tutuyor. Karabağ zaferinden sonra Nahcivan ile Azerbaycan arasında Zengezur’un İran sınırı yakınlarından bağlantı kurulacaktı. Aradan 6 ay geçti ses seda yok. Anlaşılan o ki, 30 yıl sonra bölgeye yeniden Rusya çöktü. Amaç, 2 asırlık Türk Dünyasının birleşmesini engelleme fikrini yeniden yeşertmek.
Anadolu ile Türkistan’ın bir yolla bağlanması bile sadece Rusya’nın değil; Çin, ABD, İngiltere, Fransa, Almanya gibi ülkelerin de asla arzu etmediği şey. Lâkin Türk dünyasının hürriyeti de bu bağın kurulmasından geçiyor. Ayrıca bu meselenin gecikmeye bile tahammülü yok. Eldeki tüm seçenekler asla bir gün bile kaybetmeden değerlendirilmeli… Bu iş, şimdi halledilmezse bir daha çok zor.
Öte yandan Amerika, Türkiye’yi askerî bir kuşatmaya almış durumda. Avrupa’daki Türk ve İslam düşmanlığı katlanarak büyüyor. Bill Gates’in ailesinden sonra şimdi de vakfında çözülmeler başladı. Warren Buffett’ın istifası sıradan bir durum değil. McAfee ismiyle ilk antivirüsü geliştirerek dev bir pazar ve bilgisayar veri hırsızlığını başlatan milyarder David John McAfee ölü bulundu. Cadı kazanı kaynıyor.
Kurban Bayramımız kutlu ola!
Vesselam